Boris Volfman: “Çay ihracatı istikrarlı yükselişini sürdürüyor”
Türkiye’de ve dünyada en çok tüketilen içeceklerden biri olan çay aynı zamanda büyük bir ticari hacme de sahip. Dünya çay pazarı ekonomik büyüklüğünün 10 milyar doların üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Türkiye istikrarlı bir büyümeyle bu dev pastadan aldığı payı her geçen yıl artırıyor. 2019 yılında çay ihracatından elde edilen gelir 15 milyon dolar civarındayken bu rakam 2023 yılında 27 milyon dolara yükseldi.
Tarım ve Orman Bakanlığı raporuna göre Türkiye dünya çay üretiminde dördüncü sırada yer alıyor. Bununla birlikte çay ihracatında ise listenin oldukça gerisinde. Her ne kadar son 5 yılda çay ihracatı gelirleri artış gösterse de, Türkiye henüz ilk on ihracatçı ülkeden biri olma hedefinden oldukça uzak. 2023 yılı itibariyle dünya çay pazarında üretimi Çin, ihracatı ise Kenya domine ediyor. Dünya çay üretim alanlarının %64’ü Çin’de, %10’u Hindistan’da ve %4’ü ise Kenya’da yer alıyor. Çay ihracatında Kenya ilk sırada yer alırken Çin dünya ikincisi konumunda bulunuyor.
“Pastadan daha büyük pay alacak potansiyelimiz var”
Royal Innovative Kurucusu Boris Volfman, “Çay hem ülkemizde hem de dünyada çok sık tüketilen bir ürün. Her kültürde farklı demleme ritüelleri mevcut. Sadece bir içecek değil aynı zamanda bir kültür. Tarımsal ticaret verilerini incelediğimizde bu ürünün milyarlarca dolarlık bir ekonomik büyüklüğü olduğunu görüyoruz. Özellikle son 5 yıldır da ciddi bir ihracat geliri artışımız var. Örneğin TÜİK verilerine göre 2019 yılında Türkiye çay ihracatından 15.129.666 dolar gelir elde etmiş. 2020 yılında ise pandemiden hiç etkilenmeden ihracat gelirini 17.376.678 dolara yükseltmiş. 2023 yılına geldiğimizde ise çay ihracatından elde edilen gelir 27.123.856 dolara ulaşmış. Hem üretimde hem de ihracatta ciddi bir yükseliş var. Bununla birlikte çay üretim alanlarımızda özellikle son beş yılda ciddi bir büyüme söz konusu değil. Hem üretim alanlarımızı hem de birim alandan elde edilen verimi artırmalıyız ki bu pastadan daha büyük pay alabilelim. Çünkü Türkiye’nin bu konuda potansiyeli oldukça yüksek.” şeklinde konuştu.
“Çay ithalatında düşüş var”
Türkiye’nin çay ithalatına dair bilgiler aktaran Royal Innovative Kurucusu Boris Volfman, “Türkiye sadece çay ihraç eden değil aynı zamanda ciddi oranda çay ithal eden bir ülke. Fakat çay ihracatımız istikrarlı bir şekilde artarken çay ithalatımızda da azalma devam ediyor. Bu durum ekonomimiz için oldukça olumlu. Somut bir şekilde örneklemek gerekirse 2019 yılında Türkiye 39.475.084 dolarlık çay ithalatı gerçekleştirmiş. Bu ithalatından en büyük kısmı 31.578.456 dolar ile Sri Lanka’dan yapılmış. 2023 yılına geldiğimizde ise 4 milyon dolarlık bir düşüş yaşanarak ithalat 35.190.296 dolara gerilemiş.” dedi.
“Türk çayının en önemli müşterisi, Belçika”
Royal Innovative Kurucusu Boris Volfman, “TÜİK verilerine göre Türk çayının en büyük alıcısı konumunda 8.198.803 dolar ile bir Avrupa ülkesi olan Belçika yer alıyor. İkinci sırada çay kültürü ile özdeşleşmiş Birleşik Krallık 3.262.303 dolarla ve üçüncü sırada ise ABD 3.048.968 dolar ile yer alıyor. Çay ihracatında en büyük avantajlarımızdan birisi tek bir ülkeye göbekten bağlı kalmak yerine ciddi sayıda ülkeye satış yapıyor olmamız. Bu durum tarımsal ürün ihracatçısını olası krizlerin etkilerinden koruyor.” şeklinde konuştu.
Kişi başına yıllık çay tüketimi 1.250 bardak!
Çay Türk insanı için sudan sonra en önemli içeceklerin başında geliyor. Çayı hem üretiyoruz hem de keyifle tüketiyoruz. Yapılan araştırmalar Türkiye’de bir kişinin yıllık ortalama 1.250 bardak çay tükettiğini ortaya koyuyor. Bu da sadece dış pazarda değil iç pazarda da ciddi bir talep olduğunu gösteriyor. Sıklıkla tüketilen çay ise siyah çay oluyor. Dünya çay pazarının %97’sini siyah çay oluştururken %3’ünü ise yeşil çay oluşturuyor.